Anne Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Anne Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Kasım 2012 Salı

Her şey ölümcüldür

"Sizin için kendi ailenizden, kendi odanızdan ve kendi geçmişinizden daha tehlikeli bir şey yoktur."
- Andre Gide

Şu sıralar öykücülüğümüzde üzerinde dikkatle durduğum 3 isim var. Barış Bıçakçı, Ahmet Büke ve Yalçın Tosun. Her biri de edebiyatımıza büyük değerler katacak gibi görünüyor. Hatta bunu söylemek için geç bile kalmış olabiliriz. Yalçın Tosun'un daha önce "Peruk Gibi Hüzünlü" adlı öyküsünü önermiştim. "Anne, Baba ve Diğer Ölümcül Şeyler", yazarın ilk kitabıydı. Ben bazen sondan başlamayı seviyorum. Zira hepimiz doğarak başlıyoruz bir şeylere, ölümden doğuma doğru gitmek de güzeldir bu vesileyle.

"Normalde cumartesileri hiç kalkmam yataktan. Çocukluğumun en mutlu günlerini köyün o en uzun, böcek sesleriyle dolu serini güzel gecelerini hatırlamaya çalışırım. Sisler arasında bazı yüzler belirir sonra. Bazı adlar yankılanır, ıhlamur kokularını titreterek yayılır yeşilliğe: Sinan, Cevher. Çocukluğumu paylaştıklarımın yanında olmak isterim. Bir zamanlar olduğum kişi olmak... Sonra birden yine küçük kız düşer aklıma. Bir yerlerden tanıdık gelen tedirgin edici iri gözlerini, korkular zaman geride kaldığında bıraktığı buruk tadı, kendimi ve bana çok uzakmış gibi gelen geçmişi düşünür oyalanırım..."

Şimdiye kadar okuduğum en tehlikeli öykülerden biri oldu bu kitap. Zira birçok şeyi hatırlamaya çalışmama sebep oldu. Bu da çıkılabilecek en tehlikeli yolculuklardan biri oldu benim için. Anılar ve acılar, kederler ve sevinçler, yaralar ve hatıralar, keyifler ve ikiyüzlülükler. Hepsinin zihninizde akmasına sebep olan bir öykü diyebilirim.

"Kimseye, kendine bile tüm hayatını anlatmamalı insan. Çünkü bu kötülüğü hiç kimse hak etmiyor."

"2011 Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülü"ne layık görülen bu kitabın bütününde bir fikir hakim. Fakat bu fikri direkt söylemek istemem. Öykü okurken en keyifli olan bu bulmacadan kimseyi mahrum bırakamam. Gençlik "sevivermeleri", güvensiz aileler, şiire göz kırpıp selam veren cümleler, dar çukurlar ve geniş parklar. Hepsine hazır olun ve okuyun. Çünkü okumalısınız.

Yağız Gönüler
twitter.com/YagizGonuler